ZEYTİNYAĞLI TAZE BAKLA

Sezonun ilk baklası pişti benim mutfağımda .Aslında biraz daha içli severim , ama pazarda görünce dayanamadım.Sıra enginarlıya da gelecek…

Benim mutfağımda bol yeşillikle pişer bakla ,özellikle taze sarımsak çok yakışıyor.Zaten sarımsaklı yoğurtla tüketme zorunluluğu var,baklayı eskiden beri zehirli olarak biliyorum.Uzmanlar da mutlaka sarımsaklı yoğurtla tüketilmesini öneriyorlar.

Alerjik bünyeniz varsa aman dikkat, kayınvalidem hastanelik olanlardan.Bünyesine dokunuyor.

Haydi süzme yoğurtlar su ile azıcık ezilsin ,sarımsak eklensin…Afiyetle

750 gr sakız bakla

4 dal taze sarımsak

6-7 dal taze soğan

1 adet orta boy kuru soğan.

1 demet dereotu

¾ su bardağı zeytinyağı

1 tatlı kaşığı şeker

2 tatlı kaşığı  un

Limon suyu

Tuz

Yeşillikleri ayıklayın ve yıkayın. Yıkanmış baklaları ayıklayarak ve  boyuna göre ikiye,üçe kırarak ,1 tatlı kaşığı un ve limon suyu ile hazırladığınız suya ıslatın.

Taze soğan ve sarımsağı 4-5 mm boyunda doğrayın.Kuru soğanı yemeklik doğrayın.Zeytinyağının yarısını pişirme tencerenize alın,doğradığınız soğan ve sarımsakları zeytin yağınızı yakmadan kavurun.

Yıkayıp süzdüğünüz baklaları ekleyin,tencereyi çırparak su salmasını sağlayın.Şekerini ve tuzunu ekleyin,yıkadığınız dereotunun yarısını ve sıcak suyunu ekleyerek,45 dk önce harlı ardından kısık ateşte suyunu çekinceye kadar pişirin.Meyaneli bakladan hoşlanıyorsanız,yemeğinizi ateşten almaya yakın bir tatlı kaşığı unu serpiştirin  ve kalan zeytin yağını ekleyin

Kalan dereotu ile süsleyip soğuk servis yapın.

Afiyet olsun.

Donuk Yüzler

  O yüzler ,donuk taş yüzler….Manalı  manalı bakan,belki bir yüzyıldır onlarca insanı izleyen yüzler.

    Benim objektifime  takılan.Bizi izleyen gözler ve yüzler…Onlar  Beyoğlu’nun taş ve donuk yüzleri.

     İyi seyirler.

Ton Balıklı Kalp Sandviç

14 şubat  Sevgililer Gününe bir lezzetle katkıda bulunayım istedim, ancak benim mutfağımdan tatlı değil,bir sandviç çıktı.

    Aaa olur mu ,bugünün tadı  tatlı lezzetlerle çıkar diye düşünebilirsiniz.Olsun….Sevdikleriniz yanında olsun,ağzınızın tadı yerinde olsun yeter ki…

    Tüm sevgiler sizinle  olsun.

    Tarifmiz şöyle :

     1 Adet Tortilla ekmeği

     1 kutu ton balığı(80gr)

     1 çorba kaşığı mayonez(tepeleme olmasın)

     1 dal taze soğan

     1 adet  kıvırcık  marul yaprağı

     Kornişon turşu

     Kibrit Patates kızartması

 

    Süslemek için ketçap

         Tortilla ekmeği kalp  kalıpla kesin.( 3 adet)

Bir kasede yağını süzdürdüğünüz ton balığını çatalla ezin,ince kıyılmış taze soğan ve mayonezle iyice karıştırın.

Yanmaz tavada tortilla ekmeklerini ısıtarak,hafif kıtırlaştırın.Patatesi kibrit doğrayıp,kızartın.

        Kalıbınıza ilk kat ekmeği koyun,üzerine ince kıyılmış marul,üzerine ton balıklı karışımdan ve kızarmış patates ekleyin.

Tekrar ekmek koyun,turşu,marul,patates ekleyin,kalan ton balıklı karışımı ekmeğe sürerek sandviç e kalıpta şekil verin.

      Ketçap ile süsleyin,kalan patateslerle servis yapın .

Eh eşiniz seyahatte olur,tek başınıza sevgililer günü kutlaması yaparsanız böyle olur,tarif sandviç olur....

       Bir gün sonra yanında olursanız,sizin gördüğünüz her şey hoş olur :)

       Afiyet olsun.

Zeytinyağlı Enginar Kalbi

  Konserve özellikle hazır konserveleri mutfağımda tüketmeyi sevmiyorum,ama market raflarında dizilmiş cam kavanoz içinde ışıl ışıl sebzeleri de görünce dayanamıyorum.Konu bir de enginar olunca,enginar ayıklamak tamam,ama kalbi nasıl çıkacak bu muhteşem sebzenin?

  Fikrim olmadığı için, marketin sepetinde yerini aldı cam kavanoz. Bir hafta kadar o mutfak tezgahında bana, ben ona bakıştık.Nasıl pişirebilirdim?

   İnternette  araştırma yapip,bir tarif uygulaması da yapmak  istemedim…Sunumu,malzemeleri ve pişirme şekli her zamanki gibi bana özgü olmalı deyip,işe koyuldum.

   Sonuç olarak nefis bir lezzet çıktı hoş bir sunumla, bence pratik ve sevdiklerinizle paylaşacağınız davet sofralarınıza yakışacak  Zeytinyağlı enginar kalbi.

Tarifimize gelince

  

15 adet konserve enginar kalbi

2 su bardağı taze iç bezelye

2 küçük adet havuç

1 adet orta boy kuru soğan

½ çay bardağı zeytinyağı

1,5 çay bardağı sıcak su

1 tatlı kaşığı toz şeker

1/2 limonsuyu

Tuz

İç bezelyeleri 10 dk kadar  sıcak suda bekletip süzün.Zeytinyağı ile yemeklik doğranmış soğanı hafif pembeleşinceye kadar zeytinyağınızı yakmadan kavurun.Bezelyeleri soğana ekleyerek kavurmaya devam edin(2-3 dk).Küp doğranmış havuçları  da ekleyerek sebzelerimizi kavurmaya devam edelim.(1-2 dk) .1,5 çay bardağı sıcak suyu ,tuz ve şekeri sebzelerimizi 7-8 dk kadar az harlı ateşte pişmeye bırakalım,suyunu süzdüğünüz enginar kalbi ve limon suyunu yemeğinize ekleyerek ,5 dk kadar tencere kapağınızı yarım açarak yemeğinizin suyunu tam çektirin.

Yemeğinizi servis tabağına alarak soğuk tüketiniz.Arzuya göre dereotu ile süsleyebilirsiniz.

Afiyet olsun..

Kuru Köfte(Patates Kızartması ile)

 

  Lise yıllarında, Portakalveciceği’ nin mis gibi koktuğu eve Zeynep ve Fethiye ile okuldan döndüğümüzde  bahçe kapısında  kokardı kuru köfte…

    Bir lezzetin bahçe kapılarına kadar taşmasının elbette kızartma olmasıydı,aç olduğumuz için mi bilmem , yutkunurdum eve girerken.Annem nar kızarmış gibi kuru köfte,patates kızartmasının yanına ya yeşil salata yada çoban salatayı hazır etmiş,zeytinyağ limonlu son dakika ekliyor olurdu.

   Tarifi yıllarca ölçüsüz yapmıştı annem,o kadar yılın tecrübesiyle…Nihayet benim mutfağımda onun lezzetini  yakaladığım,ölçü ve tarifle ,Kuru köfte patates kızartması:

500-600 gr köftelik kıyma(az yağlı)

1 su bardağı kuru ekmek(dövülmüş)

1 yumurta

2 adet orta boy soğan

1-½ çay kaşığı kimyon

½ çay kaşığı karabiber

Tuz

Kızartmak için;

2-3 su bardağı sıvı yağ

Servis için;

Kızarmış parmak patates

Yoğurma kabına aldığımız kuru ekmek, yumurta, rendelenmiş soğan(fazla suyunu sıkın) ve baharatlarımızı elimizle karıştırıyoruz, ardından kıymamızı bu malzemeye yedirerek, yaklaşık10-15 dk yoğuruyoruz (iyi köfte yapmanın püf noktalarından biri iyi yoğurmaktır).

Köfte harcımızı en az 2 saat buzdolabında dinlendiriyoruz, servise hazırlarken patateslerimizi parmak kesiyoruz,

Patatesi parmak kesmek için,gördüğünüz manuel makine 1970 yılların sonunda Kıbrıs’tan alınma,hani bir şeylerin Türkiye’de olmadığı ve annem gibi bir çok hanımın papatyalı takımlarla(!) birlikte(Moulinette-Moulinex et dövme makinası hala mutfağımda kullanırım) yavru vatandan taşıdığı furya ile getirildi.(Brabantia  markanın  30 yıl önceki tasarımı)

Köftelerimize bir kaseye koyduğumuz suya elimizi batırarak çok yassı olmayan, oval şeklini veriyoruz(bu şekli vermemizin sebebi kızartma esnasında köftemizi kurumaması). Arzu ederseniz elinizde ceviz büyüklüğünde yuvarlayarak top şeklini de verebilirsiniz.

 

Bu köftenin kızartılmasından sonra yağ 2. kez kullanılamayacağı için ben önce patatesleri ardından köfteleri kızartıyorum (yağ kararıyor)

Not: Kuru köftenin en büyük özelliği içine yumurta konması ve bol yağda kızartılması. Patates kızartma bu köftenin eşlikçisi, kızartma köfte denemek isteyenlere afiyet olsun.

Video için;

http://www.nefisyemektarifleri.com/video/kuru-kofte-tarifi/