Bir hafta sonu,
sevgili arkadaşlarım Sinan ve Sakine’nin yazlık evlerine konuk olduk.Arsuz
beldesi, Antakya’lıların yazlıklarının bulunduğu bir sayfiye…
2 ölçü şekere, 1,5 ölçü su çelik tencereyle bir dilim limonla ocakta
yerini alıp, kaynamaya başladığında bende fotoğraf çekmek için hazırlıklarımı tamamladım.İzzet amcayla künefe ile ilgili
sohbet yapmaya başladım...
Bir miktar sıvıyağla tereyağ
eridiğinde; “Künefe aslında gaz ocağında olmaz “diye söze başladı İzzet
amca…Kömürü, kor olmuş mangal olacak,biz 3-5 esnaf bir araya gelir, kahvemizi
yudumlarken mangal üstünde çevirerek pişiririz künefeyi dedi.Çok kızarmış
istersek tabi ki, pekmez eklenmeliydi .
1kglık tel kadayıf, tereyağlı
tepside nazik el hareketleriyle
parçalandı.”Çok parçalamayacaksınız aslı budur, şimdi makinalar
çıktı,kıyıyor resmen telkadayıfı “ diye sitemde bulundu.Asıl maharet elde
yapılmasıymış.
Künefemizin tabanının
oluşturmak için yağla harmanlanmış tel kadayıfı, iki eşit miktara ayrıldıktan
sonra, sıkı sıkıya bastırılmalı tepsiye….
Şimdi 750 grlık künefelik
peyniri parçalamak zamanı,tel kadayıfın üstünde yerini aldı….
Hazırlıkta son aşama,tereyağlı ikinci yarı tel kadayıf daha az sıkı bastırıldı mis gibi künefelik peynir ‘in üzerine…
Künefe ocaktaki yerini
aldığında,şıramız çoktan soğumaya başlamıştı…90 cmlik sini küçük mesafelerle
ocakta dönerken,künefeyi çevirmek için
2.tepsiyi ev sahibimiz tezgaha ne zaman çıkaracaktı?Sadece İzzet amca
hazır mısınız dediJ)
Tekrar ocak üzerinde kısa mesafelerle çevrilen künefe...Veee ardından sıcak künefe soğuk şıra ile buluştu.
Teşekkürler İzzet Amca …
Teşekkürler sıcak ev sahipliğiniz ve konukseverliğiniz için Sakine ve Sinan
Seyfettinoğlu...
Video:Zeynep Hakgüden
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder